Ülkemizin yeraltı zenginliklerinin çıkarılmasına elbette karşı değiliz.
Zira, millet olarak yeraltı kaynaklarımıza ihtiyaç olmasaydı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü (MTA)’nı kurmazdı.
Ancak her şehrin, kendine özgü doğasını koruyarak nefes alabileceği özel bölgeleri vardır. Kazdağları, Çanakkale’mizin en özel bölgelerinden biridir. Çünkü Kazdağları, binlerce endemik bitki türüne ev sahipliği yapan, dünyanın en zengin oksijen kaynaklarına sahip ve şehrimiz için hayati önemi olan bir bölgedir. Bunun yanı sıra, Kazdağları sadece doğasıyla değil, aynı zamanda kültürel mirasıyla da önemli bir doğal hazinedir.
Kazdağları havzasında maden çıkarılmak bir yana, maden aramaya bile izin verilmemelidir. Bu mesele, siyasi bir mesele değil, yaşadığı bölgeyi seven her vatandaşımız için vicdani bir sorumluluktur. Kentimiz ve bölgemiz için son derece önemli olan Kazdağları, gelecek nesillere bırakacağımız en değerli emanettir.
